AHMET COŞKUNAYDIN >> Sizlere ikisi de birer Karadeniz kenti olan Soçi ve İnebolu?dan bazı gözlemlerimi aktarmaya çalışacağım. Bu ele alacağım kentlerin konumları aynı, yani ikisi de sahil kenti ama yaşları arasında nerdeyse 2 bin 600 yıl fark var. Soçi, 1832 yılında kurulmuş ve 1896 yılında Rusya?nın tatil kenti olmuş ve 2014 yılında gerçekleştirilecek Kış Olimpiyatları için yaklaşık 30 milyar dolarlık yatırım yapılan bir kent konumunda. İnebolu ise Hz.İsa?dan 600 yıl önce İyonlar döneminde kurulmuş İstiklal Savaşı’mızın kaderinde rol oynamış bir kahramanlar kenti. Devlet yatırımlarından nasibini almak bir yana halen sanki kaderine terk edilmiş hissi yaşayan bu doğa cenneti kentte ancak gönlü İnebolu?da işadamlarının şahsi gayretleriyle bir takım girişimler sözkonusu. Bunların en özel örneğini ise İnebolu Yatırım A.Ş?nin sahipliğini yaptığı Yakamoz Tatil Köyü oluşturuyor. Çok ortaklı bir kuruluş olan bu yatırımın en büyük sermaye yatırımı ise Reis Gıda?nın sahibi Mehmet Reis yapmış durumda. Benzerleri yatırımlarda kiralama süresi 49 yıl olurken, Yakamoz?da bu süre 15 yıl. Tatil köyünün mülkiyeti İnebolu Belediyesi ve Özel İdare’ye ait. Kira süresi sonucunun ne olacağının netlik kazanmaması ise ayrı bir sorun halinde. İnsanlarımızın tatili sadece yaz mevsimi ile eşdeğer tutmaları buralara geliş dönemini sınırlıyor. Halbuki İnebolu her mevsim irili ufaklı kongre turizmine hizmet verebilecek altyapıya sahip. Mustafa Kemal Atatürk?ün ?Gözüm Sakarya?da, Kulağım İnebolu?da” dediği bu sahil kentimiz Meclis’ten aldığı ?Beyaz Şeritli İstiklal Madalyası’nı da bağrında taşıyor. İstiklal Savaşı’mız da 9 Haziran 1921?de Yunan Panter ve Kiriş Savaş gemilerine bombalanmaya karşı kahramanca direniş ise nesilden nesile aktarılan ayrı bir gurur. 25-28 Ağustos 1925 tarihinde Devletimizin Yüce Kurucusu Gazi Mustafa Kemal?in İnebolu?yu ziyareti her yıl aynı tarihlerde çeşitli şenliklerle kutlanıyor. İnebolu 27 Ağustos 1925 tarihinde Şapka Devrimi?nin de kamuoyuna ilk duyurulduğu yer. Bu bina bugün Türk Ocağı adıyla müze olarak ziyaretlerinize açık. Bunun yanında kentte Tabiat ve Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu’nca da 362 adet  bina tarihi değer taşıması nedeniyle koruma altına alınmış bulunuyor. Yaklaşık ardı ardına dört kez Vekil Kaymakam?la yönetilmesi kentin sanki gizli bir düşmanı olduğu kanısını uyandırıyor. Göçün büyük zarar verdiği, hayvancılık ve balıkçılığın da uygulanan politikalar yüzünden adeta unutulduğu kente, buradan yetişmiş işadamları kadar devlet de katkıda bulunmalı? İnebolu buna her şeyi ile uygun ve bunu fazlasıyla hak etmiş durumda.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın