Uluslararası Ekonomi Zirvesi’nin açıklamalarında konuşan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Küresel krizler riskler kadar fırsatlar da barındırıyor. Türkiye, bu zorlu dönem sadece riskleri yöneterek değil, yapısal olarak hayatta geçirilerek kalıcı olarak sürdürülebilirlere dönüştürme potansiyeline sahip. Bu nedenle programımızı kararlılıkla devam ettiriyor” dedi.

İş ve ekonomi dünyasının kalbinin atması Uluslararası Ekonomi Zirvesi (UEZ 2025) başladı.

2012 yılından bu yana Capital, Ekonomist ve Start Up dergileri tarafından UEZ tarafından düzenlenen bu yıl 14’üncü kez Türkiye ve dünyanın saygın siyasetçilerini, iş dünyası liderlerini ve akademisyenlerini ağırlıyor.

Bu yıl “Değişen Küresel Gerçekler ve Gelecek 5.0” temasıyla düzenlenen zirvenin ana sponsorluğu Rönesans Holding üstleniyor.

Zirvenin açıklanmasında konuşan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, dünyanın giderek derinleşen yapısal zorluklarla karşı karşıya olduğunu vurguladı. “Ticarette artan korumacılık, yüksek borçluluk, yaşlanan nüfus, yıkıcı teknolojik gelişmeler, iklim krizi ve artan jeopolitik gerilimler küresel ekonomik düzen şekilleniyor” diyen Şimşek, şu ifadeleri kullandı:

“Bu korumanın kırılmasının ABD ile Çin arasındaki jeostratejik rekabeti vardır. Son 20 yılda küresel Çin, imalat sanayisinde büyük bir pay elde etti. Bugün dünya imalat sanayisinde katma yüzde 30’dan fazla Çin’de üretiliyor. Bu kırılma Türkiye, benzer aralıklarla daha dayanıklı bir çalışmaya sahip. Bunun iki basit durumda var: ihracatımız görece düşük. Ortaklarımızın yapısı güçlü. İhracatımızın yüzde 62’si serbest ticaret anlaşması bulunan gidiyor. En büyük ticaret ortağımız olan AB, bizim gibi çok ekonomik ve kurallı ticaret sistemi savunuyor. Elbette dolaylı etkiler de var. Özellikle Çin’in yüksek ücretlere karşı tepkiler, arz fazlasının Türkiye’ye yönelme riski ve küresel değer zincirlerinin sekteye uğraması önemli.

Enflasyonda düşüş trendi devam edecek

Mehmet Şimşek, küresel çapta ciddi yapısal sorunlar olduğunu ancak Türkiye’nin bu zorlukların bir arada bulunduğunu belirtti. Şimşek, şöyle konuştu:

“Haziran 2023’ten bu yana uyguladığımız makroekonomik istikrar ve reform programı, bu finansal istikrara desteklemeyi hedefliyor. Program ana hedefi: Enflasyonu sürekli olarak tek haneye hızlandırmak. Mali disiplini güçlendirerek reform alanı yaratmak. Cari zayıflığımızın büyümeyi zayıflatmak. Verimliliğin ve potansiyel büyümeyi artırmak.

Son 10 ayda enflasyon düşüşe geçti ve bu trend devam edecek. Sıkı para politikası ve mali disiplinle dezenflasyon sürecini kararlılıkla sürdüreceğiz. Son dönemde yaşanan piyasa para birimlerine rağmen hedef aralığımıza genişlememize rağmen. Cari açık tarafta da pozitif bir tablo var. 2023 yılında altın hariç cari fazla vermiştik. Ancak artık cari açık azalma büyüme seviyesine yaklaştığımızı gösteriyor. Ekonomide dengenin bozulması. 2023’te 1 milyona yakın kişiye istihdam sağlandık. Bu, bir istikrar programı uygulanmışken elde edilmiş önemli bir başarıdır. Piyasalardaki dalgalanmalar geçici bir yavaşlamaya neden olabilir. Ancak dış kırılganlıklarımızı azaltan, şoklara karşı artışımızı artıran, makro finansal istikrarı güçlendiren ve uzun vadeli büyüme için sağlam temeller atan bir programımız var.

Küresel krizler riskler kadar fırsatlar da barındırıyor. Türkiye, bu zorlu dönemi sadece riskleri yöneterek değil, yapısal olarak hayatta geçirilerek kalıcı taşınabilirlere dönüştürme potansiyeline sahiptir. Bu nedenle programımızı kararlılıkla uygulamaya devam ediyor.”

Hızdaki dengeler Türkiye’nin de önünde pek çok yeni gelişme olanağı sağlar

UEZ 2025’in açılışını yapan Capital&Ekonomist&StartUp Dergileri Yayın Direktörü Sedef Seçkin Büyük, 2024’te 318 ailenin sağlıklı boyutuna ulaşan boyutuyla “küresel borç krizi”nin bugün sadece gelişmekte olan ülkeler değil bilhassa ABD gibiluk seviyesi yüksek olan gelişmiş ekonomilerin de ekonomik ve ekonomik istikrarını aldığını söyledi.

ABD Başkanı Donald Trump’ın yeni tarifeler açıklayarak küresel sistemin tümünde geçerli kuralları yeniden belirlemek amacıyla büyük bir adım attığını belirten Seçkin, şunları kaydetti:

“Bugün dünyanın Çin’in en büyük ikinci ekonomisi ve ABD ekonomisi Çin’in sadece 1,5 katı büyüklüğünde. Yine Asya’dan yükselen bir diğer yıldız Japonya; 1960’larda 7’nci büyük ekonomiyken bugün 4’üncü sırada. Sözün özü ABD Trump’ın sürekli planladığı başkanı masalarında işi çok da kolay olmuyor.

Daha sürdürülebilir bir gelecek kurulmalı

RePie Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı Dr. M. Emre Çamlıbel, ortak akıllarla geleceğe yönelik yön verebilmek için UEZ’de toplandıklarını söyledi. Çamlıbel, “İçinde geçen dönemin, tarihin hızlandığı, belirsizliğin norm haline geldiği, ekonomik sistemlerin yeniden şekillendiği bir dönem. Bir süredir artık iş dünyasının sadece kâr-zarar tablolarıyla ölçülmüyor. Aynı zamanda kadınların, ülkelerin ve ülkelerin ne kattığımız da önemli. Başarı, sadece büyüme elde etmek değil; daha adil, daha etik, daha sürdürülebilir ve daha insani bir gelecekle ilgili, yani sürdürülebilir kalkınmayla ilgili. Tüm bu saydığım kavramlar, ‘Gelecek 5.0’ın altyapılarını oluşturuyor. Bu anlayışla, biz de, RePie Yatırım Holding olarak, katılımcılarımız finansal yatırım araçları olan yatırımları ve özel amaçlı şirketler gibi çağdaş yatırım araçlarını yalnızca finansal değil” dedi.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın