İş dünyası biraz acımasız, kabul. Ancak çalışanlar da kendilerini cezalandırmaya meyilli. Özellikle de yemek ve beslenme konusunda. En çok da plazalarda çalışan, servisle işe gidip gelen ve tek basamak merdiven çıkmadan asansörü kullanan beyaz yakalılar için…

Bundan 20 yıl kadar önce ilk tehlike çanları gelişmiş ülkelerde, özellikle de ABD?de çalmaya başladı. Hırslı, üretken ve iş yaşamında henüz yerini almış 80 kuşağı, hızla şişmanlıyordu. Bu gençler, kendinden öncekilerin sınırlarını zorlamak için tüm benlikleriyle iş yaşamının içine balıklama daldılar ama sudan çıktıklarında hemen hepsi tombul birer balıktan farksızdı.

Ofis çalışanları arasında obezitenin yaygınlaştığı bir gerçek. Bunda, bütün gün oturarak çalışmanın ve fiziksel aktivite yoksunluğunun da payı büyük. Fakat asıl hata yine beslenmeyle ilgili. Beyaz yakalılar olarak nitelenen ofis çalışanları sürekli yanlış besleniyor ve beslenme ile ilgili alınan psikolojik etkili bazı kararlar da, beyaz yakalıların kilo almasına ve plaza çalışanlarının da şişmanlamasına yol açıyor.

Bir beyaz yakalı genellikle gününü beslenme açısından şöyle geçiriyor: Kahvaltı etmiyor, bütün gün toplantılar, iş görüşmeleri ve yoğun çalışma saatleri nedeniyle öğlen yemeğini de atlıyor. Gün içinde sadece toplantılardaki ikramlarla açlığını bastırıyor. Bütün gün aç gezdikten sonra, doğal olarak bütün hıncını akşam öğününden alıyor. Onda da hem alıştığı için hızlı yemek yiyor lem de farkına bile varmadan çok fazla yiyor.

İşte tam da bu noktada metabolizma şaşkınlığa uğruyor. Açlık nedeniyle bütün gün yavaş çalışan metabolizma, akşam aniden alınan yüksek kaloriyle birlikte vücutta yağlanmayı artıracak yönde çalışmaya başlıyor. Hatta bir teze göre, bu bizim genlerimize kodlu bir refleks ve beden aç kaldığı onca saati ?besin kıtlığı var? şeklinde yorumluyor; yemeği ilk bulduğu anda da ?daha kötü açlık çekeceği günlerde kullanmak üzere? yağ olarak depoluyor.

Tutarlı Diyet?in sahibi, beslenme uzmanı, yaşam koçu ve diyetisyeni Gizem Tutar, beslenmeyle ilgili beyaz yakalıların kendi zararlarına olacak alışkanlıkları bulunduğunu söylüyoır. Kahvaltı etmeyerek beynin ihtiyaç duyduğu günün ilk gıdasını almayan beyaz yakalılar, geçiştirdikleri öğle yemeğini atıştırarak telafi etmeye çalıştıklarında da pasta, bisküvi, gofret, çikolata gibi besinleri aşırı miktarda tüketiyor. Bu şekilde beslendikleri izin bir süre sonra sadece kiloyla değil, kan şekeri ile ilgili sıkıntılar da yaşamaya ve karaciğer yağlanması gibi sağlık açısından riskli gelişmelerle karşılaşmaya başlıyorlar. Gizem Tutar, beyaz yakalıların iş çıkışında arkadaşlarıyla buluştukları zaman da gereğinden fazla kalori aldıklarına dikkat çekiyor. Bu ofis çalışanlarına ?yaramayan? bir diğer beslenme yanlışı da tükettikleri kahve… Ofis ortamında içilenlerden ziyade, bazı ünlü kafelerden alınan büyük boy kremalı kahvelerin bir tanesinin bile en az 150 kalori barındırdığına dikkat çeken Gizem Tutar, kahveden alınan gizli yağ, şeker ve kalorinin beyaz yakalıların beden ölçülerini her yıl biraz daha genişlettiğine dikkat çekiyor.

Peki hem beyaz yakalı hem de fit olmak çok mu zor? Gizem Tutar, bu noktada beslenme uzmanlığını konuşturarak ofis çalışanlarına bazı önerilerde bulunuyor:

>> Kepekli yağsız bir tost, yarım simit ve beyaz peynir, süt ve tam tahıllı kahvaltı gevrekleri veya yoğurt ile meyve? Bunlardan size en kolay gelenini kahvaltıda mutlaka tüketmelisiniz.

>> Öğle yemekleri için vaktiniz olmuyorsa, fast-food yerine tavuklu veya ton balıklı sandviçleri, kremasız çorbaları tercih edin. İş yerinize yakın ve sağlıklı paket yemek servisi yapan bir restoran araştırın.

>> İlkindi atıştırmaları için kepekli bisküvileri, taze ve kuru meyveleri, fındık, badem gibi kuruyemişleri deneyin. Akşam yemeğiniz çok geç saate kalıyorsa, fazla kaçırmamak koşuluyla, kahvaltı seçeneklerini ara öğün olarak tüketebilirsiniz.

>> İş çıkışı arkadaşlarınızla buluştuğunuzda kızarmış patates, kızarmış kalamar, soslu et yemekleri yerine kabuklu patates, ızgara kalamar yiyerek bile günlük kalori alımınızı yüzde 15 azaltabilirsiniz.

>> Kahveyi kremasız-şurupsuz küçük boy kupalarda tüketin. Büyük boy kremalı kahve ile küçük boy kremasız kahve arasında yaklaşık 300 kalori oynağını unutmayın.

>> Yemek ödül değildir. Yoğun geçen iş gününün ardından akşam yemeklerini ve hafta sonu yemeklerini kendinize ödül olarak görmekten vazgeçin. Her gün fazladan 250 kalorilik bir tatlıyı ödül olarak yemeniz, size ayda yaklaşık bir kilo olarak geri dönecektir. Hafta sonlarında tüketeceğiniz fazladan 1 kadeh alkollü içecek, yılda ortalama 6 kilo almanıza neden olabilir.

>> Çalışma günlerinizin yorgunluğunu veya başarısını yiyerek değil kitap, eğitim, film, müzik gibi ilgilendiğiniz bir hobi ile ödüllendirin. Yine ödül olarak fiziksel aktivitenizi de destekleyecek doğa yürüyüşü, bowling, paint-ball gibi faliyetlere katılın.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın