İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Ortaklıkta egonuzu kapıda bırakın

Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, ?Ortaklıklar hakkında bilinmesi gereken şu: En kötü senaryoyu beklemelisiniz, ancak en iyisi için hazırlık yapmalısınız? dedi. Sabancı, dünyaca ünlü Massachusetts Institute of Technology (MIT) Üniversitesi Sloan İşletme Fakültesi?nde düzenlenen İnovatif Liderler Serisi kapsamında bir konferans verdi.

Sabancı, Türkiye?nin son otuz yıllık çerçevesinde, kariyerindeki kilometre taşlarını ve tecrübelerini katılımcılarla paylaştı. Konuşmasında ortaklıklara değinen Sabancı şunları söyledi:

?Egonuzu kapıda bırakın?

?Ortaklık bir takım oyunudur. Ortaklarınız hem müttefikiniz hem de anlaşmayı sağlayana kadar rakibinizdir. Ama ortaklık kurulduktan sonra ideali, ortaklarınızla müttefik olmanızdır. Belçikalı Beakaert ile bir ortaklık planladığımız ilk zamanlarda, kurulacak yüzde 50-50 ortaklıkta kimin patron olacağına dair farklı sesler çıkıyordu. Sakıp amcam, ?Patron proje olur? fikrine inandı. Dolayısıyla bir ortaklığa girerken egonuzu kapıda bırakmalı, projeye güvenmelisiniz.?

İş hayatına 1978?de başladığını belirten Sabancı, ?Çalışma hayatıma başlarken lastik üreticisi firmamız Lassa?da çalışmayı istemiştim. Lassa yeni bir firmaydı ve lastik sektörü Sabancı Topluluğu için çok yeni bir girişimdi. Bir konuda uzman olup, şirketle birlikte büyümek istiyordum. Bunu kendime hedef olarak aldım? dedi. 1978?de tıpkı Türkiye gibi Lassa?nın da zor bir dönem geçirdiğini belirten Sabancı, kariyerinin başında, kriz yönetiminin önemini gördüğünü belirtti.

Sabancı?nın liderlik tarzı…

MIT?ye gelmeden önce geçmişte Sabancı Topluluğu?nun tüm arama konferanslarını gerçekleştirmiş olan Sabancı Üniversitesi Öğretim Görevlilerinden Prof.Dr. Oğuz Babüroğlu ile görüştüğünü belirten Sabancı şunları söyledi:

?Oğuz Bey?e benim yönetim biçimimin ne olduğunu sordum. Aldığım yanıt ?Dönüşümsel Liderlik? oldu. Liderlik tarzıma ait kilit özellikler olduğunu düşündüğü öğeleri benimle paylaştı:

– Tüm gelecek senaryolarına açık olma.

– Peşin hükümlü olmama ve peşin hükümlü olanların karar süreçlerindeki etkinliğini minimize etme.

– Çok farklı kaynaklardan ve iddia sahiplerinden (stakeholderdan) yararlanma.

– Yeni oluşumlarda, onu uygulayacak gerek kurum içi gerek kurum dışı yöneticilerin tasarım süreçlerinde olması için azami çaba gösterme.

– Arama konferansı gibi katılımlı yönetim yöntemlerini kullanarak ortaya çıkacak aklın mümkün olduğu kadar ortak akla getirilmesini sağlama.

– Aklına güvendiği yönetici ve arkadaşlarına danışma.

– İnovasyon ve eğitime olan inanç ve kararlılık.?

(Milliyet)


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.

İlk yorum yapan siz olun

    Bir yanıt yazın