Profesyonel koçluk sanatını ve uygulamalarını ilerletmek amacıyla kurulan Uluslararası Profesyonel Koçluk Derneği (ICF Türkiye), ülkemizdeki koçluk kavramının daha net anlaşılması için yeni bir çalışmaya imza attı. ICF Türkiye’nin araştırma şirketi IPSOS ile gerçekleştirdiği Koçluk Araştırması, şirketlerin ve çalışanların koçluk kavramına bakışını gözler önüne serdi.
Türkiye’de çalışanlarına “İç ve Dış Koçluk” hizmeti sunan kurumların karar alıcılarının katıldığı ve ‘derinlemesine görüşme tekniği’ ile yapılan araştırmanın sonuçlarına göre ülkemizde koçluk kavramına uzun soluklu bir süreç olarak bakılıyor. Öyle ki araştırmaya katılan çalışanların büyük bir bölümü koçları, onları geliştirecek bir yol arkadaşı olarak görüyor.
Aralarında finans, sağlık, enerji, otelcilik ve iletişim gibi farklı sektörlerden şirketlerin yer aldığı araştırmaya göre koçluk kavramı kişilere hayatlarının her alanında onlara destek olan, gelişimlerine katkıda bulunacak bir arkadaşı çağrıştırıyor. Karar alıcılar ve koçluk programına katılan çalışanlar, bu hizmetin kurum bağlılığını arttırdığı konusunda hemfikir oluyor.
ICF Türkiye’yi koçluk hizmetine dair her türlü bilginin alınabileceği en güçlü kaynak olarak algılayan araştırmaya katılan şirketler, koçluk hizmetini yatırım olarak görüyor. Şirketler, koçluk hizmetinin alınacağı eğitim merkezini ICF akreditasyonlu ve ICF sertifikasına sahip koçlar ve kurumlar arasından seçiyor. Koçluk hizmetinin etkisini raporlama yolu ile analiz etmenin koçluk mantığına aykırı bulunduğu araştırmaya göre en etkili analiz yönteminin çalışanlardan alınan geri bildirim olduğu belirtiliyor.
Araştırmayı değerlendiren Uluslararası Profesyonel Koçluk Derneği (ICF Türkiye) Başkanı Nur Velidedeoğlu Kavuncu, “Günümüzde çalışanların işle ilgili güçlü ve zayıf yönlerinin ortaya konulması, potansiyel performanslarının belirlenmesi ve verimliliğinin artırılması odağı insan olan kurumların üzerine eğildikleri en önemli konular arasında geliyor. Nitekim IPSOS ile gerçekleştirdiğimiz Koçluk Araştırması’ndan çıkan sonuçlar kurumların ve çalışanların koçlara verdiği önemi gözler önüne seriyor. ICF Türkiye olarak yaptığımız çalışmalarla koçluk hizmetinden yararlanan kurum sayısında son yıllarda önemli bir artış yaşandığını gözlemliyoruz. Araştırmadan çıkan koçların bir yol arkadaşı olarak görüldüğü sonucu artık yönetici ve çalışanların koçluk sanatının anlamını kavradığının bir göstergesi” dedi.
İç Koçluk mu Dış Koçluk mu?
Peki, koçlardan insanı anlayan, kendilerini sürekli geliştiren ve bu mesleğin gerektirdiği gibi davranan kişiler olmalarını bekleyen şirketler en çok hangi tür koçluğu tercih ediyor?
Araştırmaya katılan kurumlardan toplanan geri bildirimlere göre kurumlar dış koçluk hizmetine maliyetinin çok yüksek olması nedeniyle daha tereddüt ile yaklaşsa da iç koçluk ve dış koçluğun birbirinin tamamlayıcısı olarak görüyor. Farklı sektörlerdeki büyük kurumsal şirketlerin dış koçluk hizmetini aktif olarak kullandıkları ve bazılarının kendi de bünyelerinde iç koçluk sunduğunun saptandığı araştırmada ayrıca iç koçluk maliyetsiz bir kavram olarak görülüyor.
Daha fazla sayıda çalışana verilebilmesi, şirketin yetenek havuzunda olan kişilerin gelişmelerine katkıda bulunması, konservatif yapıdaki çalışanlara hitap etmesi, bazı çalışanların şirket dışından yabancı bir kişi ile sorunlarını paylaşmak istememesi iç koçluğun avantajları arasında gösteriliyor. Buna karşın dış koçluk; çalışan ve yöneticiler tarafından şirket dışındaki bir kişi ile gerçekleştirildiği için daha objektif ve güvenilir bulunuyor.
Koçluk hizmetinin sadece kurumsal ve uluslararası şirketler tarafından tercih edildiğinin ortaya koyulduğu araştırmaya göre şirketleri koçluk hizmetini almaya teşvik eden unsurlar arasında hizmeti alan diğer şirketlerden aldıkları olumlu geri dönüşümler ve karar alıcıların bu hizmetin gerekliliğine dair inançları var.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.
İlk yorum yapan siz olun